EVİM EVİM GÜZEL EVİM...

    Evimle ilgili o kadar çok şey yapmak istiyorum o kadar çok şeyi değiştirmek istiyorum ki düşünürken bile yoruluyorum :( oldu olası eşyaların yerlerinden çabuk sıkılan biri olmuşumdur. Odam küçük olmasına rağmen yılda 2-3 kez anneciğimle kolları sıvar eşya değiştirirdik. Halen de çok seviyorum ama eşimi ikna etmek zor oluyor. Taşınalı bir sene oldu ve ben salonda en azından mobilyaların yerlerini değiştirmek istiyorum ama henüz ikna edebilmiş değilim. Yılmak yok :) Mutfak ve yatak odası için yapılabilecek bir şey yok zaten :) Yatak odamızda her şey o kadar yerinde duruyor ki bir şeyin yerini değiştirsek veya ekleyip çıkartsak büyü bozulacak gibi geliyor. Ama üst katta düzenlemediğimiz bir oda ve benim kafamda değiştirilecek bir vestiyer bölümü ( vestiyerimiz zaten yok ) ve bir dünya kitabı sergileyebileceğim bir alan hayalimde...

     Bu nedenle de ufak tefek araştırmalar yapmaya başladım tabii ki. Beğendiğim modellerle yapmak istediklerimi sizlerle de paylaşacağım sizden de fikirlerinizi bekliyorum :) 

SAÇ SAÇA... BAŞ BAŞA...

    Saç saça baş başa tabii ki kavga falan etmedik :) kim kime dum duma gibi bi durum yani :) Yazının başını böyle hayal etmemiştim ama :) Neyse olan oldu yeni bir başlangıç yapmadan size denemenizi tavsiye edeceğim bir kaç saç modeli paylaşmak istiyorum. Malum haftaya uzun zamandır beklediğim can dostumun düğünü var. Kendim için saç modelleri bakarken karşılaştığım bir iki evde yapılabilecek modeli sizlerle de paylaşmak istedim. 

YAZIK AMA BANA...

    Çok yoğunum, yorgunum, bitmiş ve uykusuzum... Yazık valla bana :( Bayram tatili bittikten sonra kendimi toparlayamadım resmen. Tabii bunda iş yerinde ki terfinin de katkısı var :( İstemeye istemeye şef oldum iyi güzel oldum olmasına da mübarek bütün işler bütün görüşmeler bütün personel ben beklemiş başımı kaldıramadım. Hafta sonlarımda zaten bebek bekleme ve misafir ağırlama işleriyle geçti gitti dinlenmek hak getire. Öğle aralarında avmlerde gezip alışveriş yaptım özel işlerimi 1,5 saatte bitirmeye çalıştım. Öyle böyle derken tatil zamanı geldi çattı :) Cuma günü 10 günlük bir kaçamak yapıcaz inşallah kocişimle. Haftaya malum uzun zamandır beklediğim ve hala kıyafet almadığım :( can arkadaşımın düğününe katılıcaz. İzmir- Dikili bizi bekliyor... :) İnşallah bir aksilik olmaz hem tatil hem dinlenme hepsi bir arada halletmiş olacağız. 

    Durumlar bizde böyle pek blogada zaman ayıramadım bu nedenlerden dolayı tatilden dönene kadar idare edelim artık. sonra tatil ve düğün anılarımla kafanızı şişiririm bol bol :) 

     Şimdilik size benden iyi haftalar, iyi tatiller, iyi günler :) :) :) Bol bol kahkaha atın efenim :) 

MİNİ OLMAYAN MİNİ ALIŞVERİŞ...

    AVM ler bana göre değil gerçekten :) Yemek yemeye gitsem bile dayanamıyorum hemen bir iki şey alıyorum. Zarar valla zarar :) Gerçi bu sefer aldıklarımın hepsi lazım olan şeylerdi. Bir kaç mağaza işimi gördü zaten :) Hatta watsonsdan yaptığım alışveriş indirim kuponlarım sayesinde uyguna geldi. işte benim mini olmayan mini alışverişim...

Watsonsdan aldığım ürünler toplamda 50 tl tuttu. ama indirimlerle 36 tl ye düştü :)

BEBEK ODASI HAZIRLADIK...

    Bu haftasonu nasıl geçti ne yaptık inanın yoğunluktan takip edemedim. Bir orada bir burada zaman deli gibi akıp gitti. Cuma günü akşam düğün sonrasında gece yarısı arkadaşlarla mangal :), sabah hep birlikte kahvaltı, sonra gelen bir telefon ben doğuruyorum sanırım :) Eşimin kuzeninin eşi (biraz dolaylı oldu kabul ediyorum) benim için eltim yani hamile 35 haftası bitti ama paşa erken gelmeye niyetlenip yollara düşmüş :) oyüzden cumartesi pazar hastahanedeydi. Bizde pazar günü yarın kalan işleri yapıp oğluşun odasınında ki son hazırlıkları yaptık. Biz hazırlandık bu seferde beyefendi gelmekten vazgeçip beklemeye karar verdi :) Eee bizde onunla beraber beklemeye devam :)

     Mobilyalarını İkeadan almıştık zaten beyaz beşik, beyaz bir dolap ve mavi çok tatlı bir şifonyer almıştık. Pazar günü perdeleri, örtüleri, kıyafetlerinin yerleşmesi ve lambasının takılması halloldu. bir kaç fotoğraf çekmiştik hastahanedeki annemize gönderdik. Sizlerle de paylaşmak istedim. 

OJELERİM VE BEN...

    Oje sürmeyi hangi bayan sevmez ki !!?? Evlenmeden önce her gün değişik ojeler sürmeye ve nail art denemeleri yapmaya bayılıyordum daha doğrusu fırsat buluyordum :) Şimdi haftada bir kere sürsem seviniyorum resmen. Ama sürmüyorum diye inceleyip beğendiklerimi arşivlemiyor değilim. İnstagram ve pinterest saolsun acayip güzel şeyler bulmak mümkün. işte bir kaç örnek ...

TAMAM MIYIZ?...

     Bu filmi izlemek için bu kadar geç kaldığım için pişman oldum. Hikayenin güzelliği, oyuncuların performansı ve beni bitiren son... Filmin konusunu bilmeden izlemeyi filmde yer alan ipuçlarını kendim bulup o şekilde zevkle izlemeyi isterdim. Ama yinede paha biçilemez bir film oldu benim için. Zaten Çağan Irmak'ın hangi filmi kötü olmuştur bilmiyorum. Dedemin İnsanları, Prensesin Uykusu, Issız Adam, Babam ve Oğlum, Bana Şans Dile izleyip de bayıldığım filmleri. Bu filmde bence harika olmuş. İzlemeyen varsa kesinlikle tavsiyemdir. Aras Bulut İynemli ve Deniz Celiloğlunun performanslarına ayrıca hayran kaldım. 

   Özellikle sonunu çok dikkatli izleyin... 

BU BİR MUTLU SON, ÇÜNKÜ UCUNDA BİR BAŞLANGIÇ VAR... 

SAPANCA' YI TEMİZLEDİK...

    Malum bir kaç aydır gazete ve televizyon haberlerinde Türkiye de ki su oranları, barajlarda ki su miktarları, göllerden çekilen sularla ilgili çok fazla haber yapıldı. Sakarya ' da yaşayan biri olarak canlı şahitlik yapıyoruz bu konuda. Kasım aylarında başlamıştı Sapanca Gölündeki çekilmeler. Şuanda sanırım yaklaşık 100 metreden fazla bir çekilme söz konusu tabii bu yayınlanan veriler. Yağışların iyi olmasına rağmen çok fazla doluluk oranına yetişemedi Sapanca. 

      Sular bu kadar çekilince de ne var yok ortaya çıktı. Evlerimize gösterdiğimiz özeni ve titizliği dışarıda göstermediğimiz için kirletiyoruz sokaklarımızı, göllerimizi. Sakarya Büyükşehir Belediyesi Saski Genel Müdürlüğü tarafından bu nedenle güzel bir etkinlik düzenlendi ve Devlet Su İşleri, Sakarya Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü ile birlikte 300 kişilik bir grup Sapanca gölü kıyılarında ellerinden geldiği kadar temizlik yaptı. Böyle güzel bir etkinlikte bulunduğum için mutluyum ancak kirlettiğimiz içinde bir o kadar mutsuz. 

Resim detay için; buraya tıklayınız...

Kendime Not: Çevremizi temiz tutalım, sularımızı boşa kullanmayalım... 

UFACIK TEFECİK İÇİ DOLU TATİLCİK...

    Bitti de bitti :( Heyecanla hevesle beklediğimiz bayram tatili de maalesef buraya kadarmış. Kısa ve öz bir tatil oldu bizim için. Yorucu ama keyifli ayrıca yaşanan kayıplarla üzücü bir tatil ve bayram geçirdik. Memleket hasretiyle yanan ben azıcıkta olsa dindirmeye çalıştım. Ailemi gördüm, sevdiklerimle bayramlaştım, kar helvası yedim, sıcaktan piştim :) denize girdim, verdiğim kiloların keyfini çıkardım :) Umarım sizlerinde bayramı tatili güzel geçmiştir.